...:::: Sitemizden Yaralanmak İçin Üye Olunuz ::::...


...:::: Sitemizden Yaralanmak İçin Üye Olunuz ::::...


Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap
*** Bölüm Moderatör Alımı Başlamıştır.***

 

 Aşk imkansızı Seçmişti..

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Web Master
Admin


Mesaj Sayısı : 8485
Rep Puanı : 918
Kayıt tarihi : 18/04/09
Yaş : 31

Aşk imkansızı Seçmişti.. Empty
MesajKonu: Aşk imkansızı Seçmişti..   Aşk imkansızı Seçmişti.. Icon_minitimePaz Ağus. 02, 2009 8:59 pm

Aşk imkansızı Seçmişti..


Aylar
sonra bugün, yine tıpkı beni bıraktığın gün gibi aynı şarkıyı dinlerken
bir sigara yaktım. Bu kez yağmur yağıyordu dışarıda ve ben yine camın
kenarında beni bırakıp gittiğin günkü acıyı duyumsadım içimde.


Dışarıda
yağmur yağıyordu. Penceremi açtım, bıraktım damlalar dilediğince
ıslatsın beni ve kalemimden aylar sonra bugün yine senin için dökülen
sözcükleri...

Sigaramdan derin
bir nefes çektim içime. Sen kucağına uzanırdın, ben saçlarını okşardım.
Bak aylar geçti bebeğim hani o hiç ayrılmayacağımız günler vardı ya!

????: Web Hattı - Türkiyenin En Güncel Forumu
/ask-hikayeleri/448190-ask-imkansizi-secmisti.html

Ben
ayrılsam da senden, sen sakın beni bırakma dediğin günler, işte onlar
hiç gelmedi! Günlerce, gecelerce beklesem de, ne yağmurlar ne baharlar
eskitip bekledim ama gelmedi!


Yalnızlığıma
inat, bütün bir geceyi senin düşünle geçiriyorum. Gelmeyeceğini bile
bile. Sanki her an kapıdan girecekmiş gibi gözünü kırpmadan sabaha
kadar bekliyorum. Bugüne kadar neler yaşadıysan, hepsinden sıyrılıp,
kendini yitirmeden başka dünyalar kurup yeni hayatını mutlu kılmak için
uğraşacaksın.


Yağmurun
altında, bazen aklında eski sevgilin, dudağında onu anlatan bir
şarkıyla mırıldanarak saatlerce yürüyeceksin. Oysa herkes kaçmaktadır
yağmurdan. Seni ıslatanın aslında yağmur değil aşk olduğunu
anlayabilecek misin? Yüreğini cesurca açıp, bazen ağlamayı, bazen
ümitsizce beklemeyi, bazen öfkelenmeyi ve herkesin huzurlu olarak
nitelediği sakin, beklentisiz, sürprizlere kapalı hayatını terk etmeyi
göze alabilecek misin? Nefes almanı zorlaştıran, yüreğinin yerinden
fırlayacak gibi çarpmasına neden olan, hoş ama zaman zaman da sıkıntı
verici o heyecanı, saklamaya ya da azaltmaya çalışmadan her zaman
taşıyabilecek misin?


Aylar
sonra bugün, yine senin için bu satırları yazarken güneş açıverdi
kapkaranlık gökyüzüne. Aşkımızın üzerine hiç doğmayan güneş, aylar
sonra bugün yağmur bulutlarına inat doğuverdi işte. Birazdan gökkuşağı
da çıkar belki. Tıpkı bana gönderdiğin resimlerdeki gibi. Sensizliğimin
karanlığını aylardır aydınlatamayan gökkuşağı, bu yağmurlu kış gününün
karanlığını aydınlatabilir belki. Neden bırakıp gitmiştin sanki? Oysa
daha söyleyecek öyle çok şeyim vardı sana içimdeki sonsuz aşkıma dair...


Özlemin,
küçücük bir kordan, kentleri yakacak kocaman bir yangına dönüşecek.
Elde ettiğin her şey senin olsun. Sen yarın için hayal kuracaksın.
Arzuladığın sevgiliye kavuşmanın hayalini kurmaya devam edeceksin.
Hiçbir şey düşünmeden, sadece o an’ı yaşayıp yüreğini, beynini,
bedenini coşkunun ve hazzın kucağına teslim edebilecek misin? Nerede
olduğunu, kim olduğunu, kimlerle olduğunu unutup, sıyrılıp
kaygılarından dans edeceksin saatlerce. Hem kendini hem sevgilini
hatalarıyla, değiştirmeden kabul edebilecek misin?


Her
güne yeni bir isim verip başka başka anlamlar katacaksın. Hiç kimsenin
görmediği güzellikleri fark edeceksin. Ruhuna ihanet etmeden, sadece
yüreğinin sesini dinleyerek ve yüreğin sana "o" dedikçe onun izinden
gidebilecek misin?

Söyle, sen gerçekten bana âşık oldun mu?

Hiç
görmedin senin için akan gözyaşlarımı, hiç bilmedin seni düşünürken
nasıl dalıp dalıp gittiğimi! Öfke nöbetlerimde, bilinçsizce başımı
duvarlara nasıl vurduğumu. Ellerim kanayıncaya kadar etrafı
yumrukladığımı. Hiç hissetmedin çöl ortasında vadiyi özler gibi seni
özlediğimi. Çünkü sana ne zaman ihtiyacım olsa, tek bir kere bile
yanıma koşmadın. Ne kadar unutmaya çalışsam da,


SEN, UNUTAMADIĞIMSIN BEBEĞİM...

Tıpkı
dalganın kıyıya olan aşkı gibi büyük ama imkânsız bir sevdaydı bu.
Dalga kıyıyı delice sever, kavuşmak için çırpınır durur. Tam aşkına
kavuştuğunu düşünürken ayrılmak zorunda kalır. Çünkü orada kalması çok
zordur. Ya uçurum kenarında açan mor menekşeler... Onlar da bilirler
sevilmeyeceklerini, okşanmayacaklarını, koklanmayacaklarını... Yine de
açmaktan vazgeçmezler...


Bu
dikenli, engebeli, virajlı yolda mor menekşelere ulaşmak ne kadar
güçse, bu sevdayı yaşamakta o kadar imkânsızdı senin için...


Sevdamı zamanın kucağına bırakıp, ona sadece uzaktan bakmakla yetinmek zorundayım.

İçim
acıyor... Her an seninle yaşamak varken, her gün birbirimizi yeniden
keşfetmek varken, sürgünleri yaşamaya mahkûm ediyorsun birbirimizi. Bal
gözlerinin içine bakıp "Seni Seviyorum" demek istiyorum. Aşkın akışına
kapılıp hiçbir kaygı duymadan, gidebildiğim yere kadar gitmek istiyorum.


Kokunu
içime çekmek, sıcaklığını hissetmek, teninde boğulmak istiyorum. Biz
bir amip değil miydik seninle kadınım. Bedenlerden önce ruhlarımız
değil midir sevişen? Ruhlarımız el ele çoktan yola çıktılar oysaki...


AŞK imkânsızı seçmişti...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://paylasimmekani.1forum.biz
 
Aşk imkansızı Seçmişti..
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Aşk :: Aşk Hikayeleri-
Buraya geçin: