Anne Ben Nasıl Dünyaya Geldim...
Beş altı yaşlarında şirin mi şirin Ayşecik annesinin başında dolanıp dururken, anne sevgi hanım sürpriz soruyla karşılaşır.
Anneciğim! Ben nasıl dünyaya geldim?
Sevgi hanım, minik yavrusunun ellerinden tutar. Sonra onu kucağına oturtur ve:
´´Güzel yavrum! Her şeyi ALLAH(CC)yarattı. Sana bu küçük elleri veren, bu tatlı ve minik burnu, sevimli yüzü, en güzel şekilde yerleştiren ALLAH (CC) dir. O istediği her şeyi yapar. Babanla biz evlendik. Birbirimizi çok sevdik. İkimiz de çocukları çok sevdiğimizden ALLAH dua ettik. Ya Rabbi! Bize hayırlı bir evlat ver, dedik. Yüce ALLAH dualarımızı kabul etti. Seni benim karnıma yerleştirdi. Sen küçücüktün. Benim yediğim yiyeceklerden beslenmeye başladın, ben süt içtim, meyve yedim, ekmek yedikçe sen de karnımda onları yiyerek yaşadın. Karnıma sığmayacak kadar büyüdüğünde, doktor teyze yardım etti ve seni oradan çıkardı. Artık kucağımdaydın. Seni ilk gördüğümüzde dünyalar bizim olmuştu. Çok sevindik. Çünkü bizim için dünyanın en güzel hediyesi sendin´´der.
Meraklı Ayşeciğin gözleri parlar. ALLAH (CC) tan gelen güzel bir hediye olmanın mutluluğunu yaşar. Annesinin yanağına tatlı bir öpücük kondurur.
Rabbime çocuklarımız için her zaman dua etmeliyiz..Unutmayalım ki çocuk sahibi olmak isteyip te olamayan o kadar çok kişi var..Bu bile bizim rabbimize şükretmemiz için bir vesile olsun. Çocuklarımıza yalan söylemeden uygun bir şekilde nasıl dünyaya geldiklerini anlatmakta görevlerimiz arasında..Unutmayalım ki küçükte olsa söylenecek yalanlar çocuklarımız öğrendiğinde hem onlar üzerinde derin yaralar açar hem de çocuklarımızın gözünde yalancı durumuna düşmüş oluruz. Bu durum çocuklarımızı yalan söylemesi için sevketmeye kadar gider..O yüzden çocuklarımıza herhangi bir konuda bir şey açıklarken fazla detaya inmeden doğruları açıklamalıyız.Bu bizim için yalandan uzak çocuklar yetiştirmemizi sağlar..Çocuklarımız bizim için dünyanın en güzel armağanıdır..